Dünya

Uzayda doğum mümkün mü? Şirketler şimdiden araştırmaya başladı

Keşif ve kolonizasyon alanındaki ilerlemeler, insanların uzayda doğum yapması fikrini yeniden gündeme getirdi.

Uzay ajansları ve özel sektör şirketleri, uzun süreli uzay yolculuğu ve gezegenler arası yolculuk için insanların uzayda çocuk sahibi olma olasılığını değerlendiriyor.

Uzayda doğum, uzaydaki yaşamın uzun vadede sürdürülebilirliği ve insanın uzayda daha uzun süre kalabilmesi açısından önemli bir adım olarak görülüyor.

Uzayda doğum çalışmaları başladı

Hiçbir insan uzayda doğmamıştır. Ancak Hollandalı biyoteknoloji girişimi Spaceborn United bunu değiştirmeyi hedefliyor.

Spaceborn United’ın CEO’su Egbert Edelbroek, eğer insanlık gerçekten yıldızlara ulaşmak istiyorsa orada üremenin bir yolunu bulmamız gerekeceğini söylüyor.

Şirketinin yakın vadeli hedefi, laboratuvar farelerinin genleri uzayda değiştirildikten sonra doğum yapıp yapamayacağını öğrenmek.

Bu araştırmanın nihai amacının insanın uzayda hamile kalmasını ve doğumunu desteklemek olduğu açıklandı. Edelbroek, eğer insanlar Dünya’nın ötesinde yaşayacaksa bu adımın gerekli olduğunu söylüyor.

Şirketin ‘uzay embriyo kuluçka makinesi’, erkek ve dişi cinsiyet hücrelerini (sperm ve yumurta) tutmak ve bunları alçak Dünya yörüngesinde birleştirmek için tasarlanmış disk şeklinde bir cihazdır. Mekanizmanın tamamı yaklaşık bir ayakkabı kutusu büyüklüğündedir.

Şirketin bilgi materyallerine göre, 5-6 günlük büyümenin ardından gelişen embriyo kriyojenik olarak dondurulacak, Dünya’ya geri gönderilecek ve burada taşıyıcı anneye implante edilip doğuma taşınıp taşınamayacağı incelenecek.

Kasım ayında uzaya gönderilecek

Spaceborn’un uzay uçuşu ortağıyla yaşanan sorunların bu yılki ilk testi geciktirmesinin ardından cihazın Kasım 2024’te alçak Dünya yörüngesine fırlatılması planlanıyor.

Bu deneyin ardından Spaceborn’un yapay yerçekimi altında ve ardından düşük yerçekimi koşullarında döllenen insan embriyolarını test etme planları var.

Doğumun önündeki en büyük engel yer çekimi eksikliğidir

Yerçekimi eksikliği, insanın dünya dışı üremesinin önündeki ana engellerden biridir. Döllenme sonrası yer çekimi eksikliğinin embriyonun gelişimini nasıl etkileyeceği konusunda şu anda herhangi bir çalışma bulunmamaktadır.

Ancak bu çalışmaların tamamı laboratuvarda yetiştirilen hücre kaplarında yapılmış ve sonuçların canlı bir hayvan veya insan hücrelerine nasıl aktarılacağı bilinmiyor.

Radyasyon bir diğer önemli konudur. Dünyanın manyetosferinin dışında, galaktik kozmik radyasyon (GCR), bir uzay aracını ve içindekileri bombalayacak, potansiyel olarak DNA mutasyonlarını ve kanseri teşvik edecek özelliklere sahiptir.

Hücreleri hızla bölünen bir embriyo için böyle bir müdahalenin feci sonuçları olabilir.

Bu radyasyona maruz kalma, özellikle 30’lu yaşların ortasındaki kadınlar için belirli kanser türlerinin riskini önemli ölçüde artırabilir.

Yeni bir araştırmaya göre uzay radyasyonunun astronotların merkezi sinir sistemleri üzerindeki etkileri 30 gün boyunca tolere edilebilir görünüyor. Ancak Mars’a yapılacak bir görev muhtemelen birkaç yıl sürecektir.

saraykent-haber.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu